Web sitemizdeki yazılı içerikler ve olgu örnekleri Prof. Dr. Mehmet Bartu Sarısözen`e aittir. İzinsiz Kullanılmamalıdır.

Boy Eşitsizlikleri ve Boy Kısalıkları

PROF. DR. MEHMET BARTU SARISÖZEN

Boy Eşitsizlikleri ve Boy Kısalıkları Tedavisi

 

Bazen büyümeyi etkileyen hastalıklar veya yaralanmalar, bazen doğumsal bir neden veya bazen kalıtımsal bir sorun insanların kol veya bacakları arasında boy eşitsizliği gelişmesine yol açabilir. Bu durumda eşitsizliğin şiddeti ile orantılı olarak hayatı etkileyen sıkıntılar ortaya çıkar. Tahmin edileceği üzere kol ve önkolun çok büyük olmayan boy eşitsizlikleri günlük hayatta ciddi bir ortopedik özürlülüğe yol açmaz. Altta uyluk ve bacağı ilgilendiren boy eşitsizlikleri ise duruşta vücut dengesinin bozuk olmasına, yürürken aksamaya neden olurlar. Erişkinde 1.5-2cm eşitsizlik vücut dengesini etkilemek için sınır kabul edilebilir. Bu sınırı aşan boy eşitsizlikleri kalçaların dengesini de etkileyeceğinden omurga eğriliklerine yol açabilirler hatta omuz seviyeleri eşitsiz olabilir.

İster çocukta ister erişkinde olsun, uzun süreli ciddi boy eşitsizlikleri giderek vücudun başka kısımlarında da kalıcı etkilere yol açar. Örneğin ayak eğrilikleri gelişebilir, diz ve kalça sorunları oluşabilir, küçük çocukta kalıcı olmayan omurga eğrilikleri iskelet gelişimi tamamlandıktan sonra kalıcı hale gelebilir.

 

Boy Kısalığı

 

Nispeten nadir görülen bazı hastalıklarda vücudun iskelet gelişimi genel olarak etkilenebilir, bunun sonucunda da normal sınırların ötesinde boy kısalıkları meydana gelir. Bu tür sorunların çok büyük kısmında problem uzun kemiklerin, bazen de onlarla beraber omurganın büyüme kıkırdaklarındadır. Bu tür sorunlarda hastalığın kesin adını koyabilmek çok da kolay olmayabilir. Genellikle bu tür hastalıklarda genel bir isimlendirme olarak İskelet Displazisi terimi kullanılır. Bu nedenle Çocuk Genetik veya Çocuk Endokrinoloji gibi ilgili alanlarda uzman hekimlerin desteği gerekebilir. Bazı boy kısalıklarında çeşitli ilaç ve medikal tedaviler yararlı olabilir. Ancak belirli bir oranın üzerindeki kısalıklarda bu tür tedavilerin etkisi sınırlı olacağından tıbbi gereklilik var ise cerrahi yöntemler zorunlu olur. İskelet displazisi veya bu tür bir hastalığı olmayan bireyde yalnız estetik amaçla boy uzatmak tartışmalı bir konudur. Estetik boy uzatma girişimi, boy yüksekliğinin toplumsal bir kabul görme aracı olarak kullanılması anlamına da geldiğinden, böyle bir ameliyata girişmeden önce hasta, hasta yakınları ve ortopedistin beklentiler ve olası komplikasyonlar konusunda tartışmış ve uzlaşıya varmış olmaları gerekir. Günümüzde yeni implant dizaynlarının giderek yaygınlaşmaya başlaması ve cerrahi olanakların gelişmesi eskiye göre bu işlemin uygulanacağı hastalara daha çok kolaylık sağlamaktadır.

 

 Boy Uzatmak mümkün mü?

 

Vücuttaki kemiklerin boyunu uzatmak olanaklıdır. Cerrahi girişimle yapılabilecek bu işlemler vücutta özellikle alt bölümde, uyluk ve bacakta en sık uygulanır. Uyluk kemiği (Femur) ve bacak kemiği (Tibia) nin uzatılması özellikle bir tarafta kısalık varsa uygulanır. Genellikle uzatma için yapılan işleme İlizarov yöntemi adı verilir. Tüm uzatma işlemlerinde İlizarov'un temel prensipleri geçerlidir, ancak uzatma için kullanılan cihazlar farklılık gösterebilir. Bu cihazların hemen hepsi uzvun dışına yerleştirilir, bu nedenle ortopedik olarak genel adları eksternal fiksatördür. Örneğin İlizarov yönteminin orijinal cihazı, halkalardan oluşur. Bu halka sistemi uygulanacak bölgede özel tel veya çiviler yardımıyla kemiğe tespit edilir. Günümüzde halka sistemini kullanan daha yeni, bilgisayar destekli cihazlar da yaygın biçimde kullanılmaktadır. Bilgisayarın kullanılması özellikle uzatmayla birlikte eğriliklerin de düzeltildiği komplike girişimlerde kolaylık sağlar. Uzatmada kullanılan bir başka sistem uzvun bir yanından yerleştirilen boru biçimindeki (monolateral) eksternal fiksatörlerdir. Eksternal fiksatörlerle yapılan uzatma girişimlerinde cihazın belirli parçalarının kullanımı aileye ve hastaya anlatılır. Temelinde dönerek kayabilen vida-somun sistemleri olan bu parçaları kullanan hasta veya yakını uzamayı ev ortamında yürütür. Daha yeni ve gelişmekte olan bir başka sistem ise uzatmanın kemiğin içine yerleştirilen kalın ve uzun bir çivi ile sağlanmasıdır. Bu cihazlar mekanik veya elektromanyetik yöntemler ile uzamayı sağlarlar. Bazen yukarda sayılan uzatma cihazları hastanın gereksinimleri göz önüne alınarak birbirleriyle veya başka ortopedik implantlarla kombine edilerek de kullanılabilirler.

 

Uzatma Nasıl Yapılıyor?

 

Yukarıda bahsedildiği gibi uzatma ameliyatlarında çoğu kez kemiğe dışardan uygulanan ya halka sistemli ya da monolateral bir eksternal fiksatör uygulanır. Ameliyatta uzatılacak kemik, kısalık ve varsa beraberindeki eğrilik sorunlarını düzeltmeye izin verecek yerinden uygun biçimde kesilir. Bu girişimlerin tüm planlanlaması ameliyattan önce yapılır, böylece gerek cerrahi sırasındaki işlemler gerek ameliyattan sonra yapılan düzeltmeler hazır bir plan çerçevesinde yürür.

Uzatma ameliyatları kabaca 3 dönemden oluşur.

1. Ameliyat gününden sonra uzatma işlemi başlayana kadar geçen bekleme süresi. Tüm olgularda ameliyat günü ve uzatmaya başlama arasında 5-7 günlük bir süre geçer.

2. Uzatma Dönemi (Distraksiyon). Günlük uzatma miktarı 1mm'dir. Örneğin 4cm boy farkı olan bir hastada 40mm'lik uzamanın sağlanması için 40 gün gerekir.

3. Uzatma işlemi bittikten sonra ise kemik uçları arasındaki açıklığın kemik dokusu ile dolması beklenir (Konsolidasyon). Hastaya ait etkenlere (ek hastalıklar, geçirilmiş ameliyatlar veya önceki uzatma işlemleri, uzatmanın miktarı, hasta yaşı vb.) göre değişmekle beraber bekleme süresi genellikle en az uzatma için harcanan süre kadardır. Dolayısıyla yukarıdaki örnekte 4cm'lik bir kısalığın toplam tedavi süresi yaklaşık 4 ay civarındadır. Çocuklarda, özellikle küçük çocuklarda eksternal fiksatörde geçirilen süre daha kısadır. Bazen bacak kemiğinde (tibia) yapılan uzatma işlemlerinde bekleme döneminin son kısmında alçılama da yapılabilir.